Sözleşmeli Tütün Tarımı
Sözleşmeli Üretim Modeli: Sözleşmeli tarım, sözleşmeli çiftçilik, sözleşmeli yetiştiricilik gibi değişik şekillerde isimlendirilmekte ve tarımsal üretim yapan çiftçiler ile bunların ürünlerini satın alacak özel veya tüzel kişiler arasında sözleşmeye dayanarak yapılan üretim şeklini ifade etmektedir. Tarım sektöründe son yıllarda hızlı bir gelişme gösteren bu model hem bir üretim modeli olması hem de bir pazarlama modeli olması yönüyle kırsal kalkınmada etkili olmaya başlamıştır.
Sözleşmeli tarım, firmalar ile üreticiler arasında üretimden önce yapılan, çiftçinin belirli bir ekiliş alanı ve üretimi gerçekleştirme sorumluluğu yüklenmesine karşın, firmaların da elde edilecek ürünü belirli şartlarda almayı garanti ettiği anlaşmaya dayalı üretim ve pazarlama modelidir. Modelin pazarlamadaki risk ve belirsizliklerin azaltılması, küçük çiftçiler için dengeli ve sürekli gelir kaynağı temin etme, ürünün standartlara uygun ve kaliteli olarak yetiştirilmesi, sanayiye yeter miktarda ve kalitede hammadde temini, teknoloji transferi, planlı üretim, üreticilerle etkili bir ilişki kurma ve yakın diyalog içinde olma gibi birçok yararı bulunmaktadır.
Ülkemizde Sözleşmeli Tarım: Ülkemiz köylüsü, sözleşmeli çiftçiliğe benzer bir sistemle 19. yüzyılda tanışmıştır. 1860'lı yılların sonlarında ihracata yönelik tarımsal üretimin yoğunlaştığı Batı Anadolu'da İngiliz tüccarlar ile köylüler arasında sözleşmeli üreticilik benzeri uygulamalara rastlanmaktadır. Türkiye'de ilk şeker fabrikası pancar üreticileri ile yaptığı sözleşmeler kapsamında sözleşmeli şeker pancarı tarımı yapılmıştır. Bu uygulamayı 1965 yılından bu yana Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğünde (TİGEM) uygulanan sözleşmeli tohum yetiştiriciliği, 1970'li yıllarda sanayi tipi domates, 1996 yılında ise Türkiye Kalkınma Vakfı (TKV) tarafından GAP bölgesinde sözleşmeli mısır üretimi takip etmiştir. Günümüzde sözleşmeli üretim, kesme çiçek yetiştiriciliğinde, sanayi tipi patates üretimi, biralık arpa ve makarnalık buğday, meyve, sebze, et tavukçuluğu, hindi üretimi ve amerikan tipi tütünlerle beraber Ülkemizde üretilen bütün tütün çeşitleri de bu kapsama girerek birçok alanda yapılmaktadır. Diğer yandan yetiştiriciliği sözleşmeli olarak yapılan tarımsal ürün sayısı da artmaktadır. Sözleşmeli üretim modelinin yaygınlaşmasında öncülüğü uluslararası büyük şirketler üstlenmiş durumdadır.
Tütün Sözleşmeleri: Kamuoyunda kısaca 'Tütün Yasası' olarak bilinen 4733 sayılı Kanunun, 9 Ocak 2002 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra tütünde destekleme alımları kaldırılmış ve 2002 yılından itibaren Ülkemizde sözleşmeli tütün üretimine geçilmiştir. Ancak, sözleşmeli üretim, dünyanın her yanında tütün üretimini arttırmak için yapılırken başlangıçta Ülkemizde tütün üretimini kısıtlamak amacı için yapılmıştır. Yasanın uygulanmasına başlanıldığı 2002 ürün yılından sonra tütünden kopuş çok hızlı olmuştur. Tütünden kopan üreticiler köylerinden göç ederek büyükşehirlerin varoşlarında kendilerine yer bulmaya çalışmışlardır. Uygulamanın ilk yıllarında yeni tütün yasası üreticiler ve çeşitli kesimler tarafından tepki ile karşılanmıştır. Tütün üretimi halen yazılı sözleşme usulüne göre yapılmaktadır. Tütün piyasası Tarım ve Orman Bakanlığı Tütün ve Alkol Dairesi Başkanlığı (TADB) tarafından düzenlemekte, kontrol ve denetimler yapılmaktadır. https://www.tarimorman.gov.tr/TADAB/Menu/22/Tutun-Ve-Tutun-Mamulleri-Daire-Baskanligi adresinde, "Tütün Ürettirmek İçin Sözleşme Yapan Firmalar" başlığı altında güncel olarak yayınlanmaktadır.
Yazılı Sözleşme Esasına Göre Üretilen Tütünlerin Alım-Satımı İle İlgili Usul Ve Esaslar Ve Bu Alım-Satımda Kullanılması Gereken Tip Sözleşme İle İlgili Tebliğ (Tebliğ No: 2018/48) 14.12.2018 tarihli Resmi Gazetede yayınlanmıştır.
Tütün üreticileri ile TADB’dan Tütün Ticareti Yetki Belgesi alan firmalar yazılı sözleşme imzalamaktadırlar. Aşağıda tip sözleşmelerde yer alan konulardan bazıları sıralanmıştır.
-
Sözleşmeler dikimden önce ve en geç Nisan ayı sonuna kadar imzalanır.
-
Alıcılar, üreticilere mutabık kalınmak şartıyla sözleşmenin özel hükümler bölümüne alıcı tarafından üreticiye temin edildiği günkü bedeli karşılığı veya bedelsiz olarak tohum, fide, ilaç, makine, araç gibi üretim faaliyetlerinde kullanılmak üzere girdileri verebilir.
-
Üretimde hiçbir şekilde naylon ip kullanılmayacaktır.
-
Fidelik, tarla ve depolarda Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından tütünde ruhsatlı ilaçlar kullanılacaktır. Alıcılar 4 kez numune alabilir. 2 kez kalıntı çıkarsa sözleşme iptal edilir.
-
Üretici tütün fiyatına itiraz edebilir. Tesellümde fiyat belirlendikten sonra, 3 gün içinde itiraz edilmelidir. İtirazlar, bir sonraki yıl için imzalanacak sözleşmeyle ilişkilendirilemez.
-
Alımlar üretimi izleyen Mart ayı sonunda tamamlanır.
-
%10 azalır-çoğalır, tam mahsul tütünler denklenmiş-kutulanmış olarak alınır. %10’u aşan kısımlar tam mahsul bütünlüğü içinde ise sözleşme şartlarında alınabilir.
-
Tütünlerin bedelleri teslim tarihinden itibaren 10 işgünü içerisinde ödenir.
-
Sözleşme ücretini alıcı öder.
-
Anlaşmazlıklarda tütün üretiminin yapıldığı yer mahkeme ve icra daireleri yetkilidir.
Avantajları
•Tütün Firmalarının üreticilere sağladığı alım ve nevi fiyat garantisi ile üreticilerin pazarlama problemini ortadan kaldırması,
•Üreticinin satışa kadar her üretim aşamasında sözleşme yaptığı firmadan teknik destek ve eğitim almasının sağlanması,
•Tohum, fide, ilaç, makine, araç, malzeme ve nakliye gibi tedarikler alıcılar tarafından temin edildiği günkü bedeli karşılığı veya bedelsiz verilmektedir. Nitelikli girdilerin, doğru zamanda ve doğru teknoloji ile kullanılarak maliyetlerin düşürülmesi sonucu verim ve ürün kalitesini arttırması ve ürün standartlarında iyileştirme sağlanması,
• Firma üzerindeki finans yükünü hafifletmesi,
•Tarıma dayalı sanayi kuruluşlarının düzenli ve kaliteli hammadde temin etmesini sağlaması ve teknoloji transferi ile çiftçi ve sanayici arasında mal, nakit ve teknik bilgi akışının temini,
•Banka, üretimi yaptıran firma, girdi satıcısı ve üretici arasında sinerji oluşturması,
•Küçük çiftçiler için dengeli ve sürekli gelir kaynağı temin etmesi, istihdam imkânı sağlaması
Dezavantajları
Tütün sözleşmeleri her ne kadar çift taraflı görünse de çiftçinin itiraz hakkı sınırlıdır. Sözleşme nevi fiyatlarının belirlenmesinde çiftçilerin veya ziraat odalarının hiçbir etkisi yoktur. Nevi fiyatları tek taraflı olarak alıcı tarafından belirlenmektedir. Ürün birim fiyatlarının enflasyon artışının altında kalması durumunda tarımsal üretici geliri düşmektedir. Çiftçilerin örgütsüz olmaları nedeniyle, tütün firmaları karşısında zayıf kalmaları gibi aksayan yönleri de mevcuttur.
Tütünlerde kalite düşük olduğunda belirlenen fiyatın düşük olması üreticilerin finansman yönünden güçsüz kalmaları gibi sorunları da bünyesinde taşımaktadır. Belirtilen nedenler sözleşmelerin gelecek yıllarda yenilenmesini zorlaştırmakta, tütün firmalarının nitelikli hammadde teminini çıkmaza sokmaktadır. Örgütsüz küçük çiftçinin, ekonomik bakımdan güçlü olan tütün firmalarıyla karşı karşıya kalmaları durumunda kooperatif veya birliklerinin olması üreticilerin elini güçlendirecektir.